Thy Art Is Murder: Modern Deathcore’un Sarsıcı Yüzü
Kuruluş ve İlk Yıllar
2006 yılında Avustralya’nın Sydney kentinde kurulan Thy Art Is Murder, son yıllarda deathcore sahnesinin en etkili ve karanlık gruplarından biri hâline gelmiştir. Grup, ilk dönemlerinde metalcore ile death metal arasında gidip gelen bir çizgi izlese de zamanla çok daha agresif, teknik ve politik açıdan bilinçli bir tarz geliştirmiştir. Kurucu üyeler arasında gitarist Sean Delander, davulcu Lee Stanton, bas gitarist Josh King, gitarist Gary Markowski ve vokalist Brendan van Ryn yer alıyordu. Ancak grup esas kimliğini, 2009 yılında vokalist CJ McMahon’un kadroya katılmasıyla buldu.
Müzikal Tarz ve Lirik Temalar
Thy Art Is Murder’ın müziği; death metal’in brutal yapısı ile hardcore punk’tan gelen breakdown kullanımı arasındaki keskin bir füzyon olarak tanımlanabilir. Teknik rifler, blast beat’ler, düşük akortlu gitarlar ve CJ McMahon’un boğuk ama net vokalleri, grubun alametifarikasıdır.
Lirik açıdan Thy Art Is Murder; nihilizm, din karşıtlığı, savaş, çevresel yıkım, kapitalizm eleştirisi ve insanlığın yozlaşmış doğası gibi konuları cesurca ele alır. Grup, özellikle çevre felaketleri ve hayvan hakları gibi konulara duyarlılığıyla dikkat çeker. Bu da onu, yalnızca bir müzik grubu değil; aynı zamanda mesajı olan bir sanat kolektifi hâline getirir.
İlk Albüm: The Adversary (2010)
Grubun ilk uzunçalar albümü olan The Adversary, 2010 yılında yayımlandı. Bu albüm, onların yerel Avustralya sahnesinden sıyrılmasını sağladı. Üretim kalitesi ve prodüksiyon açısından kusurlar barındırsa da, taşıdığı vahşet ve enerji dikkat çekiciydi. Teknik riflerin ve brutal vokallerin öne çıktığı bu çalışma, grubun daha sonraki yükselişinin habercisi oldu.
Uluslararası Çıkış: Hate (2012)
2012 yılında Nuclear Blast etiketiyle çıkan Hate, grubun dönüm noktası olarak kabul edilir. Modern deathcore’un en başarılı ve etkili albümlerinden biri olan Hate, çok daha temiz bir prodüksiyon, agresif bir duruş ve karanlık atmosferle birleşmişti. Albüm, Avustralya ARIA listelerine giren ilk deathcore albümü olma özelliğini taşıdı. “Reign of Darkness” gibi şarkılar, hem müzikal hem de tematik açıdan hayran kitlesini büyüttü.

Başarıyı Pekiştiren Albümler: Holy War (2015) ve Dear Desolation (2017)
2015’te yayımlanan Holy War, grubun dini fanatizme ve politik yozlaşmaya karşı açık mesajlar içeren çalışmasıydı. Albüm kapağı, İsa figürünü patlayıcı kemerle tasvir ettiği için sansüre uğrasa da, grup bu duruşundan vazgeçmedi. Müzikal anlamda daha rafine ve melodik elementlerle donatılmış olan Holy War, teknik mükemmeliyetin öne çıktığı bir yapımdı.
2017’de çıkan Dear Desolation ise, daha fazla death metal etkisi taşıyan, atmosferiyle ön plana çıkan bir başka önemli yapıttır. CJ McMahon’un kısa süreli ayrılığı ve geri dönüşü, bu albümün promosyon sürecini de etkiledi. Ancak grup, kadrosal dalgalanmalara rağmen sağlam bir müzikal tutarlılık sunmayı başardı.
Son Dönem: Human Target (2019) ve Godlike (2023)
Human Target, 2019 yılında yayımlandığında, grup artık modern deathcore sahnesinin öncü aktörlerinden biri hâline gelmişti. Albüm, daha çok distopik bir geleceği anlatırken; yapay zeka, devlet baskısı ve küresel felaketler gibi çağın en büyük sorunlarını ele alıyordu. Müzikal olarak hem en teknik hem de en yıkıcı işlerinden biri olarak kabul edilir.
2023 tarihli Godlike ise grubun türün sınırlarını daha da zorladığı bir çalışma olarak öne çıktı. CJ McMahon’un ayrılığı ve yerini aldığı söylenen vokalistin yapay zekâ iddiaları, grubun adını medya gündemine taşıdı. Albüm yine yoğun breakdown’lar, uğursuz melodiler ve insanlığın karanlık yönlerine dair distopik sözlerle dikkat çekti.
Sahne Performansları ve Etkisi
Thy Art Is Murder, sahne performanslarıyla da bilinir. Gerek Avrupa’da, gerek Kuzey Amerika’da verdikleri konserlerde; seyirciyle kurdukları bağ, mosh pit ve wall of death gibi unsurlarla unutulmaz anlar yaratırlar. Hellfest, Wacken Open Air, Soundwave Festival gibi dev organizasyonlarda sahne almışlardır.
Grup; Suicide Silence, Whitechapel, Carnifex ve Fit for an Autopsy gibi deathcore sahnesinin önde gelen diğer isimleriyle turlamış ve bu sayede hem genç dinleyiciler hem de ekstrem müzik tutkunları arasında büyük bir popülerliğe ulaşmıştır.
Etik Duruş ve Tartışmalar
Thy Art Is Murder, hayvan hakları, vegan yaşam tarzı ve çevre bilinci gibi konularda açık bir duruş sergilemiş, bu da bazı dinleyici kitleleri tarafından takdirle karşılanırken bazı kesimlerde tartışma yaratmıştır. Özellikle Holy War albümünün teması ve kapak tasarımı, sansür uygulamaları nedeniyle gündeme gelmiştir. 2023’te CJ McMahon’un ayrılması ise grubun hayran kitlesini ikiye bölmüştür. Vokalistin bazı sosyal medya açıklamaları grup içerisinde görüş ayrılıklarına yol açmış ve sonunda yollar ayrılmıştır.
Sonuç
Thy Art Is Murder, yalnızca deathcore’un sınırlarını zorlayan değil, aynı zamanda dinleyiciyi düşündürmeye iten, politik ve etik mesajlar veren bir gruptur. Avustralya’dan çıkıp dünya sahnesine ulaşan bu grup, modern ekstrem metalin en çarpıcı örneklerinden biridir. Her albümünde hem teknik hem de tematik gelişim göstererek kendi kimliğini ve özgünlüğünü korumayı başarmıştır.